Sevgili çocuklarımın ve ailelerimin yeni eğitim ve öğretim yılı başlıyor. Her birimizin
heyecanı ayrı.
Okullar açılsa bir türlü, açılmasa bir diğer türlü. Enfeksiyon hastalıkları da olmasaydı…
Bugünlerde herkesin neredeyse ortak sorusu, hastalanmamak için neler kullanmak gerekliliği.
Aslında bu bilgi ön yargıdan ve diğer ailelerden duyduklarımızdan ibaret. Öncelikle belirtmeliyim ki, sağlığımız muazzam işleyen bir makine gibidir. Hasta olmasın diye bir şeyler kullanmaktan öte sağlığı korumak daha kolay ve zahmetsizdir.
Nasıl mı?
Ağızdan alınan ve vücudumuza giren her türlü gıda maddesi ve/veya gıda takviyelerinin
abartılı şekilde kullanılması bizlere yarar değil zarar vermektedir.
Vücudumuza giren her madde karaciğer ve böbrek üzerinden metabolize olup vücuttan atılmaktadır. Vücudumuzda ihtiyaç duyulmayan maddeler atılabilmek için bu organ sistemlerimizi gereksiz yere
çalıştırmaktadır. Bu organ sistemlerinin bir çalışma kapasitesi vardır. Bu kapasite aşıldığında
da vücutta artık maddeler birikmeye başlar.
Bitkisel adı altındaki her türlü koruyucunun birer kimyasal madde olduğunu, mutlaka hekim
kontrolünde ve gerekli görülme halinde kullanmakta fayda sağladığını unutmamak gerekir.
Sağlığımızı korumak için neler yapabiliriz?
Öncelikle, sağlıklı beslenme, düzenli uyku ve belirli bir düzeyde sürekli fiziksel aktivite genel
sağlık için şarttır. Bu alışkanlıklar ile çocuklarımızın sağlıklı ve güçlü bir bağışıklık sistemine
sahip olmalarını sağlayabiliriz.
Günümüz yeryüzünün değişen koşullarında Omega 3 ve D vitamini takviyelerinin kaçınılmaz
olduğunu unutmamak gerekir. Çocuklarımıza temiz içerikli ve kalite belgeleri olan Omega 3
ve D vitamini takviyelerini, muayene bulgularına göre doz ayarlayarak vermeliyiz.
Enfeksiyon etkenlerinden uzak durmak için de sık el yıkama alışkanlığı iyi bir başlangıç
olacaktır.
Hepinize sağlıklı ve başarılı bir dönem dilerim.